Sarıcaköy’den Sarısıvat’a doğru çıkarken sağ tarafta kalan ormanlık alanın içerisinde Hasan Dede Mezarı bulunmaktadır. Hasan Dede’nin hangi yıllarda yaşadığı tam olarak bilinmemektedir. Fakat 600 yıllık tarihi olan Sarıcaköy’ün ilk kurucuları arasında yer aldığı sanılmaktadır. Hasan Dede, manevi özellikleri olduğuna inanılan bir zattır. Yakın bir döneme kadar, mezara dilek dileyenler, mum dikenler vardı, Hıdrellez zamanında buralarda kurbanlar kesilirdi; bu adetler şimdi kalkmıştır. Hasan Dede’nin manevi özeliklerle korunduğu sanılmaktadır. Sarıcaköylüler’in anlatımlarına göre Hasan Dede’nin mezarının içerisinde altın ve paralar bulunmaktadır, fakat; bunları almaya çalışanlara Dede’nin laneti tutmaktadır, yaşanmış bir olayda; buna cesaret eden birkaç kişi kendilerini mezarın başında değil, köyün çıkışında bir yerlerde bulmuşlardır. Bunun için bu altınları almaya kimse cesaret edememektedir. Bir inanışa göre de; Hasan Dede’nin mezarının bulunduğu yerdeki ormandan ağaç kesenlere de Dede’nin laneti tutar. Ormandan ağaç kesen kişinin ya çoluk çocuğuna ya da malına mülüküne zarar gelmekte olduğu inancı hakimdir. (Faruk Kaplan, 2008)
Biga'daki Ağaç uzmanı MUHAMMET AKKAYA Bey'in açıklayıcı bilgilerini de bu yazıya ek olarak koymayı uygun gördük:
"Ağaçları korumanın en güzel yöntemlerinden biri de yatırlardır. Nerede bir dede, baba mezarı var, nerede kutsal bir inanış varsa oradaki ağaçların da kutsallığına inanılır. Yanlış hatırlamıyorsam bu alandaki kuzu pırnalları epeyce kalın va yaşlı. Dikmen'in Silkinti Suyunun bulunduğu alan ( Tekke)da bulunan çitlenbikler, Koruobanın Dede Korusu, Bezirganlar köyünün Çömlekçi yolu üzerinde bulunan dedenin ağaçlarına benzer baya korunmuş ağaç bulunmakta Bigamızda. Mezarlıkların ağaçlarını kimse yakmaya cesaret edemez."
0 yorum:
Yorum Gönder